KİŞİSEL SAĞLIK VERİLERİ ULUSAL KONGRESİ

Ülkemizdeki her kişiyi doğrudan ilgilendiren ancak toplumda farkındalığı öneminin çok gerisinde kalan bir konuya, kişisel sağlık verilerinin tanınması ve korunmasına dikkat çekmek istiyoruz. Kişisel verilerin korunması hakkı temel bir insan hakkıdır ve Anayasa ile güvence altına alınmıştır. 

Anayasanın 20. Maddesinde konuya ilişkin düzenleme şöyledir: "Herkes, kendisiyle ilgili kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir. Bu hak; kişinin kendisiyle ilgili kişisel veriler hakkında bilgilendirilme, bu verilere erişme, bunların düzeltilmesini veya silinmesini talep etme ve amaçları doğrultusunda kullanılıp kullanılmadığını öğrenmeyi de kapsar. Kişisel veriler, ancak kanunda öngörülen hallerde veya kişinin açık rızasıyla işlenebilir. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin esas ve usuller kanunla düzenlenir."

Anayasa uyarınca kişisel sağlık verileri kişinin açık onayı olmadan veya yasa ile düzenlenmeden işlenemez. Yasal düzenleme ise hakkın özüne zarar vermeyecek nitelikte ve orantılı olmalıdır. Kişisel sağlık verilerinin meşru amaçlar dışında ve hukuka aykırı kullanımının anayasaya ve insan haklarının temel ilkelerine aykırı olacağı açıktır. 

Bilişim teknolojilerindeki ilerlemelerin kişisel sağlık verilerinin korunmasını güçleştirmesi sonucu, günümüzde bu hakkın korunması daha da önemli bir hale gelmektedir. Yine bu bağlamda kişisel sağlık verilerinin kişi ve toplum sağlığını geliştirmek için paylaşımı gerektiğinde temel hakları koruyacak hukuksal, teknik ve organizasyonel önlemlerin alınması zorunludur. 

Son derece hassas nitelikli kişisel sağlık verilerinin hukuka aykırı kullanımının yol açabileceği bireysel ve toplumsal mağduriyetleri hayal etmek bile güçtür. Ülkemizde ve dünyada yaşanan örnekler bu olumsuzlukların boyutunun artacağına da işaret etmektedir.

Devlet, kişisel verilerin korunmasını sağlamakla yükümlüdür. Anayasadaki açık düzenlemeye karşın henüz bu konuda yeterli koruma sağlanamamaktadır. Halen çerçeve nitelikte bir Kişisel Verilerin Korunması Kanunu yürürlükte değildir. Öte yandan konu hakkında bireyler ve toplum yeterince bilgili, sorunun farkında ve yaşananlara duyarlı değildir.

Bu durum ve koşullarda ülkemiz yurttaşlarını ve genel olarak toplumu bilgilendirme, farkındalık ve duyarlık oluşturmak, çözüm önerileri geliştirmek için görev ve sorumluluk sivil toplum kuruluşlarına düşmektedir. 

Dört ulusal meslek kuruluşunca (Türk Tabipleri Birliği, Türk Dişhekimleri Birliği, Türk Eczacıları Birliği, Türkiye Barolar Birliği) oluşturulan "Kişisel Sağlık Verileri Çalışma Grubu" tarafından ilk kez düzenlenen ve çok sayıda sivil meslek ve toplum kuruluşunca desteklenen "Kişisel Sağlık Verileri Ulusal Kongresi" bu görev ve sorumluluk bilincinin bir göstergesidir.

Kişi ve toplum hakları bakımından temel önemde olduğunu düşündüğümüz bu konu, kongrede hukuki, tıbbi, teknolojik ve etik yönleri ile irdelenecek ve bugünden geleceğe hakların saptanması ve korunmasının yolları değerlendirilecektir.

Kongreye katılım ücretsizdir.

Kongrenin tüm oturumları Türk Tabipler Birliği Sürekli Tıp Eğitimi Kredilendirme Kurulu'nun onayına sunulacak ve kredilendirilecektir.

İŞYERİ HEKİMLİĞİ ASGARİ SÖZLEŞME ÜCRETLERİ 2024